34 ÇATI VE CEPHE • TEMMUZ - AĞUSTOS / 2025 AYDINLATMA Cepheler Konuşuyor: MIMARI KIMLIĞIN IŞIKLA BULUŞMASI Bir yapının dışa açılan yüzü olan cephe, yalnızca binanın fiziksel sınırlarını çizmekle kalmaz; aynı zamanda mimari kimliğini, estetik duruşunu ve çevresiyle olan ilişkisini tanımlar. Cephe tasarımı, bir yapının ilk izlenimi olduğu kadar, değerini artıran en önemli unsurlardan biridir. Doğru malzeme ve orantıyla tasarlanmış bir cephe; yapının çağdaş, sürdürülebilir ya da prestijli bir karakter taşıyıp taşımadığını ifade eder. Özellikle ticari yapılar ve kamusal alanlarda cepheler, mimarinin anlatı gücünü artırarak markalaşma sürecine doğrudan katkı sağlar. Son yıllarda bu mimari anlatının en güçlü bileşenlerinden biri haline gelen cephe aydınlatması, yapıların geceleyin de konuşmasını, anlatmasını ve kimliklerini sergilemesini mümkün kılıyor. Gündüz güneş ışığıyla şekillenen cepheler, gece olduğunda ise yapay ışığın sanatsal dokunuşlarıyla bambaşka bir kimliğe bürünüyor. Doğru tasarlanmış bir cephe aydınlatması, yalnızca estetik değil, aynı zamanda anlam da taşır; bir yapının tarihine, amacına ve hatta bulunduğu kent dokusuna dair sözcükler üretir. Cephe aydınlatması, mimariye yalnızca görünürlük kazandırmakla kalmaz; onu adeta bir gece heykeline dönüştürür. Işıkla vurgulanan hatlar, yüzeyde gezinen gölgeler ve renk geçişleri sayesinde bina bir yapı olmaktan çıkar, yaşayan bir organizma gibi çevresiyle etkileşim kurar. Bu nedenle ışık artık bir teknik ihtiyaç değil, mimari anlatının şiirsel bir parçası olarak kabul ediliyor. Alparslan Türkeş Köprüsü / Manisa
RkJQdWJsaXNoZXIy MTcyMTY=