Çatı ve Cephe 71.Sayı (Kasım-Aralık 2017)
cativecephe.com Çatı & Cephe / Kasım-Aralık 2017 26 panel Cİhan KALAY / Mimar cihankalay@gmail.com www.cihankalay.com Sandviç Panel Üreticileri için Birkaç Kavram - 2 G eçen sayıda, firmaların ilk hede- finin “Bir dünya markası haline gelmek” olması gerektiğini vur- gulamış ve bu hedef doğrultusunda fayda sağlayacak “Saygılı olmak” ve “Doğru olmak“ kavramlarından bah- setmiştik. Bu sayıdaysa aynı konulara devam ederken “Kalite” kavramına da değineceğiz. Önce, halkımızın çok büyük bir kesimi tarafından özümsenen ve bilinen bir sözden bahsetmek istiyorum: “Ya olduğun gibi görün ya da göründüğün gibi ol”... Günümüzden yaklaşık 750 yıl önce Mevlana (1207-1273) tarafından söylenmiş bir söz. Kalite kavramını bu kadar az kelime ile bu kadar açık anla- tan başka bir tarifi ben bilmiyorum ve duymadım. Mevlana, başını kaldırıp bakabil- seydi ve 1990 yılı sonrasında Avru- pa’dan tercüme ederek kullanmaya başladığımız ISO 9000 Kalite Sistem- lerini kavramakta ve uygulamakta zor- landığımızı görebilseydi, inanıyorum ki çok üzülürdü. 2000’li yılların başlarında, ISO 9000’li kalite belgelerine sahip olmanın büyük prestij sağladığına inanılan gün- lerde, hammadde almakta olduğumuz bir tedarikçimizi denetlemek amacıyla Atina’ya gitmiştik. Yazılı ve basılı dokü- manları muhteşem, düzenli ve kaliteli olan bu firmanın üretim yerinin, bizim merdiven altı olarak adlandırdığımız yerler gibi izbe bir yer olduğunu görmek bizleri çok şaşırtmıştı. Babacan firma sahibi bize, düzgün yerde üretim yapa- cak kadar para kazanmadıklarını, yeni fabrika yapacaklarını anlatmış ve ilave etmişti: “Yeni fabrikamıza geldiğinizde ‘Kalite nedir’ göreceksiniz”... Birkaç yıl sonra tekrar gittiğimizde, söyledikleri gibi olan yeni fabrikalarını görmüştük. Beni şaşırtansa, üretim tesisinin kötülü- ğüne rağmen kalite belgelerini alabilmiş olmalarıydı. Bildiğiniz gibi 2000’li yıllarda çok hızlı geliştik. Kalite Belgesi alabilmek için çok nitelikli eğitimler alınabileceği gibi, tesise hiç kimse gelmeden, hemen duvara asılmaya hazır, çerçevelenmiş kalite belgelerinin (parası mukabili) alı- nabileceği seviyelere geldik. Biri sektö- rün lideri, diğeri sektöre yeni girmekte olan iki firmada kalite belgelerini çer- çevelenmiş olarak alabilme olanağım varken, ticari olarak zaman kayıplarını da göze alarak firmanın ve tüm perso- nelin eğitim süreçlerinden geçmesini sağlamıştım. Dünya firması olabilme- nin yolunun kaliteli olmaktan geçtiğine bugün de inanıyorum. Bu firmalardan sektör lideri olan firmada, müşteri için holding adının yeterli kaliteyi sağladığı söyleniyordu. Değil kalite belgelerine, TSE belgelerine bile gerek olmadığı konuşuluyordu. Küçük firmada ise benim kafamı çok gerekli olmayan şeylere taktığım ve en önemli olan şey (Satış) ile az ilgilendiğim söylenmişti. Birkaç yıl önce, sektöre yeni gir- mekte olan başka bir firmada, firmanın ve personelin kalite eğitimlerinden geç- mesinin faydalı olacağını söylediğimde, bana bir sürprizleri olduğunu ifade etmişler ve ertesi gün kalite belgelerini çerçevelenmiş halde getirmişlerdi. Tabii hemen duvara asmıştık(!). Danışmanlı- ğını yaptığım bu firmayla çalışmam kısa sürede bitmişti. Dünya markası olabilmenin yolu, herkesin rahatça anlayabileceği gibi yurtdışı satıştan geçer. Satış için git- tiğiniz herhangi bir ülkede konsolos- luğumuza ve ticari ataşeliklere uğra- dığınızda, size ticari olarak yardımcı olmaya, bilgi vermeye çalışan insanlar bulurdunuz. Ne acı ki şimdi bu durum değişti. Çalıştığı ülkenin dilini ve hatta İngilizce bile bilmeyen kişilerle karşıla- şabiliyorsunuz. Anlayacağınız, yurtdışı satışımız da Allah’a emanet edilmiş durumda. Dünya markası olmayı hedefler- ken bir tek kendinize güvenmenizin yeterli olacağına inanıyorum. Kalite, sizin ayrılmaz bir parçanız olduğunda ve doğruluktan çıkmadan, bilgiye ve insana saygı gösterebildiğinizde başarı sizi kendisine çekecektir.
Made with FlippingBook
RkJQdWJsaXNoZXIy MTcyMTY=