SÖYLEŞİ 4. Sayı (Eylül Ekim 2006)

Dışbank Genel Müdürlük Binası, Maya İş Merkezi, Cam Han, Cam Piramit ve Türkmenistan Sağlık Bakanlığı gibi prestij projelere imza atan Yüksek Mimar Levent Aksüt, ‘Bir binanın cephesi el işi kağıttan yapılacak oyuncak değil’ diyor...
Yüksek Mimar Levent Aksüt, malzemenin iyi kullanıldığı ve karakteri olan binaları beğendiğini söylüyor. Binanın bulunduğu yer ve fonksiyonuna göre cephesinin şekillenmesi gerektiğini belirten Aksüt, ‘Cephe ve çatı, elbise ile şapka gibidir; bir kabuk gibi hem koruyan hem de içindekinin ne olduğunu gösteren elemanlardır. Spor yapmaya giderken farklı, davete giderken farklı bir elbise giyersiniz. Binalar da böyledir. Yani bir deponun cephesiyle bir otelin ya da büronun cephesi birbirlerinden farklı olmalıdır. Cephelerin hava alması ve güneşe, yağmura, ısı değişikliklerine karşı dayanıklı olması lazım. Bunları karşılarken de eskimemesi ve bozulmaması gerekiyor. Bu da doğru malzeme ve ustalıkla çözülen detaylarla mümkün...’ diyor. Aksüt ayrıca, modern malzemelerin getirdiği yeniliklerin bina cephelerine tesir edeceğini vurgulayarak ‘Öyle malzemeler var ki, mesela cam, güneş geldiği zaman kararıyor; güneş gittiği zaman aydınlanıyor ya da güneş enerjisinden elektrik üretiyor. Isıcam ve reflektif camlar olmadan önce cam cepheler pek yoktu ama şimdi oldukça yaygınlaştı. Ayrıca sırf göze batmak için abuk sabuk işler de yapılıyor; bir binanın cephesi el işi kağıttan yapılacak bir oyuncak değil...’ ifadelerini kullanıyor.

Modern cephe malzemelerini tercih ediyoruz

Bugüne kadar farklı projeler gerçekleştirdiklerini söyleyen Levent Aksüt şöyle devam ediyor: ‘Eğer iyi bir işverenle çalışıyorsanız ve size az müdahale ediliyorsa kendi görüşünüze göre iyi bir yapı elde edebilirsiniz. Şimdiye kadar yaptığımız yapılarda düşündüklerimizin yüzde ellisini aşan bir yapı elde ettiğimizde mutlu oluyoruz. Genelde modern cephe malzemelerini kullanmayı tercih ediyoruz. Cam ve yalıtımlı panelleri çok sık kullanıyoruz. Beğenerek, özveriyle çalışarak, bu şekilde sonuçlandırabildiğimiz binalardan Yeşilköy THY Genel Müdürlük binası, Balmumcu’daki Camhan, Gayrettepe Dışbank, Anadolu Sigorta binası, Türkmenistan Sağlık Bakanlığı ve Enerji Bakanlığı binaları, Levent Plaza, Milli Reasürans, Otomotik Otopark, Maya İş Merkezi, Cem Han, Antalya’daki Cam Piramit ile Azarbaycan’da Merkez Bankası binalarını sayabilirim...’

‘Projelerimizi fonksiyon, ekonomi, estetik ve yapının karakterine göre şekillendiriyoruz. Her birinin kendine göre özellikleri var. Mesela 2500 kişi kapasiteli Antalya Cam Piramit Sabancı Kongre ve Fuar Merkezi’nin cephesi ve çatısı tamamen camdan oluşuyor. 64 metreye 64 metre açıklık vardır. Taşıyıcı strüktürünü kendimiz imal etmiştik ve reflektif ısıcamlar kullanmıştık. İçindeyken açık havadaymış gibi yıldızları, mehtabı, bulutları ve kuşları seyredebiliyorsunuz. Otomatik Otopark’ın cephesinde ise cam ve alüminyum kullandık. Cephesi cam ve kompozit panellerle çözüldü. Otonuz el değmeden binaya otomatik olarak park ediliyor.’

Türkmenistan Sağlık Bakanlığı binası diğer binalardan hemen ayrılıyor

‘Türkmenistan’daki Sağlık Bakanlığı binası uzaktan, sağlığın sembolü olan bir yılan tesiri yapıyor ve görünüş olarak diğer binalardan hemen ayrılıyor. Türkmenistan Hükümeti binanın, tıbbın sembolü olan yılan şeklinde olmasını istemişti. Onun için binayı kobra şeklinde düzenledik. Cephesi tamamen mermer ve cam kaplıdır. Cam da yılanın pulları gibi üçgenlerden meydana geliyor. Türkmenistan’daki Enerji Bakanlığı binasını, önünde daha önce yapılmış eski bina ile mimari bir uyum içinde oluşturduk. Azerbaycan’da yaptığımız Merkez Bankası ise altın renkli cam ile kaplandı ve fonksiyonuna uygun bir görünüşe sahip.’

‘Mecidiyeköy’deki Cem Han binamızı ise strüktürel cam ve granitten oluşan, bir ekran gibi tesir eden sade bir cephe olarak çözdük. Bu yapı da o caddede daha sonra yapılan yapılara öncü oldu. Yeşilköy’deki THY binasının önünde bulunan büro kısmı brüt beton kolon ve arası giydirme cam ile çözümlendi. Nedeniyse uçak gürültüsünün büroları rahatsız etmemesiydi. Mecidiyeköy’deki Maya Akar binası ise tamamen giydirme cam cephe olup çok rasyonel bir plana sahip. Ortada bir çekirdeği olan ve etrafı kolonsuz boş alan olarak planlanmış bina her türlü fleksibiliteye sahip. Yine Gayrettepe’de yaptığımız Türk Telekom binasınıysa çok maksatlı kullanıma uygun olarak planlamıştık. Önceleri telekomünikasyon, sonra otel veya hastane gibi fonksiyonlara cevap verebilmek için bina cephesi bir takım bacalarla donatıldı. Böylece, halen telefon kablolarının doldurduğu bacalar bir süre sonra tesisat ve havalandırma amacıyla kullanılabilecek.’

Türkiye’deki ilk tam giydirme cephe: Dışbank Binası

‘Türkiye’deki ilk tam giydirme cephe ise Gayrettepe’de yaptığımız Dışbank binasıdır. İç mekanla dış mekanı tamamen ayıran tam bir giydirme cephedir. Bu binanın dışında kolon görünmez. Fakat o binanın arkasında bulunan Anadolu Sigorta binasının cephesi ucuz malzemelerle, demir doğramalarla ve BTB ile kaplamamıza rağmen yine de oldukça modern görünüyor. Paraya göre bina yapmak lazım. İlle de çok para harcamak gerekmiyor. Dışbank binasıyla Anadolu Sigorta binası arasında çok büyük fiyat farkı var. Fakat dışarıdan baktığınızda ikisi arasında çok büyük fark görmezsiniz.’

‘Büyükdere Caddesi üzerindeki Levent Plaza’nın ön tarafı büro, arkası ise apart oteldi. Apart oteli bir takım prefabrike elemanlarla, doluluklu boşluklu yapmıştık. Oradaki iki-üç cepheyi arka arkaya görmek mümkün. Demirdöküm Fabrikası’nın bütün cepheleri alüminyum panel. İhlas Binası’nın cephesini ise sonradan cam kapladılar. İkea’nın ve Metro mağazalarının cephesinde ise sandviç panel kullandık. Bebek’te yaptığımız apartmanın pencerelerinde deniz hissi vermesi amacıyla ahşap doğrama kullanmıştık. Feneryolu’ndaki İş Bankası Konutları’nın cephesiyse tamamen prefabrik giydirme cephe...’