UYGULAMA 10. Sayı (Eylül Ekim 2007)

Konsept İstanbul, birbiriyle iletişimi ve geçişleri olan binalardan oluşuyor. Bloklar olabildiğince az katlı ve yatay olarak konumlanıyor. Amaçsa insanın doğaya ve günlük yaşama her açıdan yakın olabilmesi.
İstanbul Kurtköy’de inşaatı devam eden Konsept İstanbul projesi üç etap olarak planlanıyor. Dumankaya’nın gerçekleştirdiği projenin 32 bin metrekarelik arazi üzerindeki ilk etabında 312 daire ve 18 ayrı seçenek bulunuyor. Projenin merkezinde gölete bakan 13 villa yer alıyor. Konsept İstanbul’da insan, doğa ve kent olgusunu ön planda tutarak bir yatay yaşam konsepti oluşturuluyor. Projeye de adını veren bu konseptte, bloklar olabildiğince az katlı ve yatay olarak uzanıyor. Bu tarzın ana amacı, insanın doğaya ve günlük yaşama her açıdan yakın olabilmesi. Belirli bir devamlılığa sahip, birbirleriyle iletişimi ve geçişleri olan binalardan oluşuyor. Daireler arasında teraslar ve bahçeler yer alıyor.

Konsept İstanbul’da dairelerin en önemli özelliği, planlarının işlevsel ve mekansal çözümlerle daha kullanışlı hale getirilmesi. Koridorlar kaldırılarak, her dairede oda büyüklüğündeki bir alan ev yaşantısına dahil ediliyor. Bloklar arasında büyük boşluklar ve geçitler oluşturularak alt katların güneşten maksimum faydalanmaları sağlanıyor. Sosyal alanlar da dikkate değer. Projenin tam merkezinde orman, havuz ve göletten oluşan doğal bir kompozisyon yaratılacak. Kafeteryası, kapalı yüzme havuzu, spor salonuyla eksiksiz bir kompleks olan sosyal merkez, havuzun hemen yanında konumlandırılıyor. Konsept İstanbul diğer etaplarının da devreye girmesiyle spor alanlarından yürüyüş ve gezi parkurlarına, süpermarketten çocuk oyun alanına kendi kendine yeten bir yaşam merkezi olacak. Proje ayrıca, kentin deprem açısından en sağlam zeminine sahip bölgelerinden birinde gerçekleştiriliyor. Zemin etütleri deneyimli bir uzman kadro tarafından yapılmış. Radye temel sisteminin kullanıldığı yapılarda ses, ısı ve su yalıtımı sağlanıyor.

Projede üç temel çatı çeşidi uygulanıyor

Konsept İstanbul’un çatıları teras çatı olarak dizayn ediliyor. Projede üç temel çatı çeşidi uygulanıyor. Bunlardan birisi kullanılmayan teras çatılar. İhtiyaç duyulan kalınlık ve özellikteki ısı yalıtım malzemelerini de içeren klasik teras, çatı yalıtım katmanlarının üzerine estetik ve ısı yansıtıcı beyaz çakıl ve seramik malzemeler örterek tamamlanıyor. Projenin çatısıyla ilgili bilgi veren Dumankaya Üretim Direktörü Süha Günenç, kullanılan diğer çatının ise kat aralarındaki bahçeler ve villalarda kullanılan "Zen Bahçesi" olarak tabir edilen çatılar olduğunu belirtiyor. Projede farklı renkte taş ve çakıl kombinasyonları ile kontrollü kısmi yeşil uygulamalar da mevcut. Bu çatılarla kullanım amaçlı ve küçük doğa parçaları yaratarak, yaşayanlara özgürlük tanımak hedefleniyor. Üçüncü çatı tipi ise doğrudan bitki ekilen ekolojik çatılar. Bu tip çatıların ötekilerden biraz daha komplike çözümler gerektirdiğini ifade eden Süha Günenç, "Kısmen bitki kökü dayanımı olan, poliüretan esaslı, bitüm modifiyeli, püskürterek ya da fırça ile sürülerek uygulanabilen, eksiz su yalıtım malzemeleri kullanıyoruz" diyor. Günenç şöyle devam ediyor: "Sürülen malzeme arkasında yol bırakmıyor, tümüyle kapatıyor. Ayrıca bu çatıların bitki köklerine karşı daha fazla dayanıklı olması ve ekolojik yapı mantığına uygun davranması için daha az sulama gerektiren NP Drain drenaj levhaları ve sisteme entegre süzgeç elemanları kullanıyoruz. Bitki kökleri, asit ve farklı kimyasalların su yalıtım malzemelerine verebileceği zararı olabildiğince engellemeye çalışıyoruz. Çünkü otopark çatıları tamamıyla yeşil alan..."

Cephe olabildiğince duvarsız ve açık bırakılıyor

Konsept İstanbul’un cepheleri mümkün olduğu kadar ışık alan, havadar mekanlar yaratılmasına imkan tanıyan cephelerden oluşuyor. Kat arası bahçelerin de aynı amaca hizmet ettiğini belirten Dumankaya Üretim Direktörü Süha Günenç, ayrıca kat bahçelerinin boyuna monoton etkiyi parçalayarak, yapıyı insan ölçeğine yaklaştırdığını vurguluyor. Günenç şu ifadeleri kullanıyor: "Cephe, olabildiğince duvarsız ve açık bırakılıyor. Kaplama malzemesi olarak doğaltaş ve ahşap gibi geleneksel malzemeler tercih ediliyor. Fakat yüksek katlı binalarda kullanıcıya bakım zorluğu çıkardığı için aynı efekti veren bakım istemeyen, daha dayanımlı ürünler seçiyoruz. Alçak katlı yapılarda ise hareketli ahşap güneş kontrol elemanları kullanıyoruz. Ayrıca villalarda ahşap kaplama elemanlarını tercih ediyoruz. Ahşap, sıcak ve mimarca bir malzeme. Ve doğru kullanıldığı takdirde optimum çözümler elde edilebiliyor. Projenin camlarında ısıcam ve PVC doğramalar kullanılıyor. Ayrıca cephenin kalan kısımlarında da mantolama uyguluyoruz..."